Üzerinden neredeyse bir yıl geçecek. Ancak bir türlü aydınlanmayan yönleri ile halen soru işaretleriyle dolu bir darbe girişimi 15 Temmuz. Geçtiğimiz ay darbeci oldukları iddiasıyla tutuklananların yargılanmaya başlanması ve onların verdikleri ifadeler, bu darbe üzerindeki soru işaretlerini daha da arttırdı. Ve yeniden 15 Temmuz’u tartışmaya açtı. Esasında 15 Temmuz darbesine …
Devamını okuSokakta kazanmadan sandıkta kazanılmaz!
Referandum tarihi yaklaştıkça, “evet” çığırtkanlığının arttığını, buna karşın “evet”leri bir türlü çoğaltamamanın hırçınlığı ile daha da saldırganlaştıklarını görüyoruz. Cumhurbaşkanı, başbakan her gün bir ilde miting düzenliyor, televizyonları kanal kanal dolaşıyor, gazetecilerle, eski bakanlarla toplantı üstüne toplantı yapıyorlar. Fakat ne mitingleri doldurabiliyorlar, ne televizyonlardan izleniyorlar, ne de gazetecilerden eski desteği bulabiliyorlar. …
Devamını okuReferandumu durdurabiliriz DAHA FAZLA CESARET!
Ünlü savaş teorisyeni Clausewitz, savaşta düşmanı yenmek için savaşçıların en önemli erdemlerinin başında “cesaret” geldiğini söyler. Fransız Devrimi’nin önderlerinden Danton’un sloganlaştırdığı haliyle, “cesaret, cesaret, daha fazla cesaret”tir. AKP hükümeti uzunca bir dönemdir bir “korku imparatorluğu” yarattı. Şimdi bunu anayasa ile resmileştirmek ve pekiştirmek istiyor. Bunun için anayasa değişikliğine “hayır” diyen …
Devamını okuAnayasa referandumu üzerine
Uzun süredir üzerinde konuşulan “anayasa değişikliği” her türlü yola başvurularak meclisten geçirildi. Şimdi referandum süreci başlıyor. Güya halka sorulacak ve kararı halk vermiş olacak! Halkın hiçbir aşamasında yer almadığı, neyi neden değiştirdiklerini bilmediği ve en önemlisi de kendisinin hiçbir sorununu çözmeyen, aksine ağırlaştıran bir anayasa değişikliği ile daha karşı karşıyayız. …
Devamını oku15 Temmuz sonrası EYLEM BİRLİKLERİ ÜZERİNE
Birlik konusu, komünist ve devrimci hareketler açısından her dönem önemli olmuştur. Örgütsel birliklerden, cephesel ve eylem birliklerine kadar her tür birlik girişimi, geçmişten itibaren birçok tartışmayı beraberinde getirmiş, yeni saflaşmalara yol açmıştır. Marks döneminden itibaren komünistler “ilkelerden taviz vermemek” koşuluyla birliklere açık oldular ve bunun örneklerini ortaya koydular. Bununla birlikte …
Devamını oku“Mühürlerinizin hükmü yoktur”
15 Temmuz darbe girişiminden sonra OHAL ilan eden AKP hükümeti, kendisine muhalif gördüğü insanları gözaltına almaya tutuklamaya, basın ve dernekleri kapatmaya devam ediyor. Bu saldırılarda en büyük payı, yine devrimci demokrat kurumlar alıyor. Yüzlerce kurum kapatıldı. Bunar arasında ÇHD (Çağdaş Hukukçular Derneği) de bulunuyor. Bu süreci İstanbul ÇHD başkanı Gökmen …
Devamını okuEğitim emekçileri KHK’lara direniyor
Nuriye Gülmen, 15 Temmuz’dan sonra yayınlanan KHK ile Selçuk Üniversitesi’ndeki görevinden açığa alındı. Nuriye Gülmen 9 Kasım’da Yüksel Caddesi İnsan Hakları anıtı önünde “işimi istiyorum” diyerek direnişe başladı. Direnişe başladığı günden 28 Kasım’a kadar tam 17 kez gözaltına alındı, gözaltından bırakıldıktan sonra yeniden direniş yerine döndü. Direnişin ilk günlerinde sadece …
Devamını okuYol Tv de kapatıldı
KHK’larla devrimci-demokrat birçok kurumu kapatan AKP hükümeti, 22 Aralık’ta RTÜK eliyle Yol Tv’yi kapatma kararı aldı. Karara gerekçe olarak, Ekim ayı içinde yapılan bir programda “Cumhurbaşkanına hakaret edildiği” iddiası var. Kararın ardından Yol Tv’nin Türksat’tan çıkarılmasıyla, 29 Aralık’ta yayını kesildi. Kapatma kararına Yol Tv çalışanları ve Alevi kurumları tepki gösterdi. …
Devamını okuİstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu’na önerilerimiz
İstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu’na 15 Temmuz sonrası iyice gemi azıya alan saldırılarla karşı karşıyayız. 12 Eylül sonrası büyük mücadelelerle yeniden kazandığımız haklar, birer birer gasp ediliyor. Derneklerimiz, gazetelerimiz kapatılıyor; onbinlerce devrimci-demokrat tutuklanıyor; seçilmiş vekiller, belediye başkanları bile görevden alınıyor, tutuklanıyorlar. Yanı sıra “kiralık işçilik”, “varlık fonu” vb. yasalarla, işçi …
Devamını okuİşkence insanlık suçudur
15 Temmuz’dan bu yana gerek gözaltında tutulan yerlerde, gerekse hapishanelerde,işkencetüm vahşetiyle yeniden sahnede. Tabi ki, hiçbir dönem işkence tümden ortadan kalkmamıştı, fakat son aylarda 12 Eylül dönemini hatırlatan bir hal aldı. İlk önce “FETÖ”cü oldukları iddiasıyla gözaltına alınan subayların işkenceye uğramış hallerini gördük. Ters kelepçe vurulmuş ve sadece üzerlerinde bir …
Devamını oku